SAYFALAR

6 Mayıs 2020 Çarşamba

Korona İle Geçen Günler

    Türkiye'de ilk Covid-19 vakası görülmesinden bugüne 56 gün oldu.İlk vakanın görülmesinden 2-3 gün sonra üniversitelerin,okulların tatil edilmesi,ardından berber-kuaför,spor salonu vb. yerlerin kapatılması tarzından birbirini izleyen bir takım önlemler alındı.O günden beridir evlerde kendimizi izole ettiğimiz bir hayata başladık. 2 ay öncesinde bir çoğumuz pandemi ne demek,sosyal izolasyon ne demek anlamını bilmiyorduk. Belki ben biliyordum diyenler çıkabilir tabi ki ama kendi adıma cevap verecek olursam ben bilmiyordum. Hayatımızı yeni bir boyuta taşımış olduk,bazen sıkıldık,bazen eğlendik ama günleri bir şekilde geçirmeyi başardık.Bu çabamızın sonucunda da vaka sayılarında ki gözle görülür azalma hepimizi mutlu etti. Bu süreçte de emek veren sağlık çalışanlarına,emniyet personeline ve görev almış herkese bir kez daha teşekkürler. 




  Karantina süreci başladığında hepimizin aklında bir soru işareti vardı,evde o kadar zaman ne yapacağım? İnternette,videolarda,bloglarda vb. yerlerde bunu yapmalısınız,şunu yapabilirsiniz diye binlerce örnek mevcut. Kimimiz yabancı dil öğrenmeye-geliştirmeye çalıştık,belki evde yeni bir hobi kazanmaya çalıştık ya da oturduğumuz yerden dünyanın bir ucunda ki müzeyi gelme fırsatı elde ettik.Koronanın kötü yanları saymakla bitmez ama bardağa birazcık dolu tarafından bakınca zamanı kendimize bıraktır.Hayatta en değerli şeylerden biridir zaman ve sağlık. Koronadan kaynaklı nerdeyse 2 aydır evde geçen süreci iyi değerlendirebildiysek ne mutlu.


  Bu zamana kadar herhangi bir adım atmadıysanız halen geç değil,giden günleri izlemek yerine,nereden yetişir ve değerlendirmeye başlarsak kârdır. Aklımızda olan bir şeyi yapmayı planlıyoruz 1.aşama tamam,planlarımız çok güzel o da tamam.Eksik kalan ne ? harekete geçmek, henüz daha harekete geçmediysen, o zaman şimdi başlamaya ne dersin ? 



   Eğer ki bu yazının bu satırına kadar geldiyseniz,bende ufak bir adımımı paylaşmak istiyorum,geç bir adım oldu fakat önemli olan adım atmaktır.2015 yılında bir heyecanla başladığım blog maceram yaklaşık 1 yıl sürdü ve ardından yazı yazmaya ara verdim.Evde kaldığım süreçte günleri ne kadar değerlendirdim,neler yaşadım diye düşünürken söz uçar,yazı kalır mantığıyla günlük yaşantımı günlük aracılığı ile ileride hatırlamam amacıyla yazıya dökmeye başladım.Yazdıkça yazası geliyor insanın,sözler birbirini kovalarken blog macerasına dönmeye karar verdim.Blog yazmaya başlarken 19 yaşında bir yazar olarak Genç Blogcu diye katıldığım blog dünyasına tekrardan 24 yaşında bir yazar olarak dönüyorum,birazcık yaşlanmış olsam da ben kendimi yazarken halen Genç Blogcu olarak görüyorum. Heyecanımı kaybetmedikçe yazmaya devam edeceğim,sosyal medya hesaplarımı takip ederek yazılarımdan haberdar olabilir ve heyecanımın ilerlemesi için bana motive sağlayabilirsiniz.